27 Mart 2012 Salı

BAZEN ESİNTİLER …



Ben mesela… ‘’Bazen’’leri hiç sevmem. Ama bazenler hiç bırakmaz peşimi. Aldatıcıdır bazenlerim benim. Önce saçlarımı uçuşturur hafiften, sonra beyaz esintilerle yaklaşır yaklaşır yaklaşır Filmler geçirir, gözlerime kadar karanlığa batarım. İstemem aslında ne saçlarım uçsun, ne beyazlık yaklaşsın bana. Hele gözlerim hiç sevmez karayı. Daha çok elaya, yeşile alışıktır. Ama bazen işte!
Bazenler geçmiştir benim cebimde. Hiç geri dönmeyi istemediğim. Zaten geri dönmeyi istediğim günlerim yoktur keyfimde. Sağduyumsa hep unutulmayı, az yaşamayı ve geçmişe dair daha az gürültü çıkarmayı emreder yıllardır. Yine de bazen saçlarım uçuşuyor benim. Bazen baharlarda! Ama asla geçmişe dair değil! Hiç sevmem yine de bazenleri
Bir de ihtimal kadar yalancı birer fahişedir bazenler. Tanrının umut dağıtan torbacısı kadar sahtekârdır mesela. Ama dürüst olmamanın itirafını etmek kadar da dürüsttür. Yine de bazen beyazlar yaklaşır bana. Bazen bir merdiven dibinde kalıverebilirm saçmaca. Belki on saniyeler sonra ne düşündüğümü neden orda, o merdivende kaldığımı, hatta kendime varana kadar unutabilirim. Hem de bilgece bir sahtekârlıkla. En az bazeninki kadar. En az bazeninki kadar şer hayallerim 10. Kattan AŞAĞIYA!
Ve iki saniyelik lanet okumam kadar değeri vardır bazenin hayatımda. Niye okuduğumu da unutacak kadar önemi… Ve bence en az senin kadar, senin bu yazıyı okuman kadar teğetsizliği var bedenimde!
                                                                                                             Mart/2012
NİLKZLRMK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.