6 Mart 2012 Salı

BİR ''BİLDİRİM'' VAR (köşe yazısı)


ÇAĞRIŞIM TİYATROSU’ndan  ‘’BİLDİRİM-İnsan Aygıtı’’

Çağrışım Tiyatrosu, Ünlü Çek Yazar Vaclav HAVEL’in en çok sahnelenen oyunu BİLDİRİM-İnsan Aygıtı ile bugün Tarsus 75. Yıl Kültür Merkezi’nde prömiyer yaptı.

Nihat Çapar’ın sahneye koyduğu, Ebru Sözen’in dramaturjisini, İsmail Demirel’in dekor tasarımını, Kazım GÜÇLÜ ’nün sanat danışmanlığını yaptığı oyun; Atilla YAPRAK, Özmen GÜVENÇLİ, Emre AKÇİÇEK, Nil GÜL, Yahya OKAT, Neslihan ARISOY, Özlem ÖZEN, Ozan KARABULUT, Onurcan ÖZER, Sena ELGÜN oyuncu kadrosuyla sahnelendi.

Bildirim-İnsan Aygıtı, ünlü Çek yazar "Vaclac Havel"in, ölmeden bir hafta önce yazdığı; yeteneğini en iyi açığa çıkardığı ve dünyada en çok oynanan oyunu sayılıyor. Havel, bu oyununda insanın kendi yarattığı bir dünyaya tutsak düşüşünü ve bundan da insanın kendisinin sorumlu olduğunu vurgulamıştır. Olumsuz olanı gözler önüne sererek olumlu olana ışık tutmaya çalışmıştır.
Gel gelelim bir deli döngüsü gibi başlayan oyun en başta seyircinin zihnini ‘’nereye gidiyor; amaç ne?’’  sorularıyla allak bullak edip git gide çok bariz bir şekilde kısır döngüyü yansıtıyor. Ardından da bunu böylece yarım bırakmayarak, çok zeki bir dil kullanarak gereken çözümü de gösteriyor. Bu bağlamda Tarsus’taki diğer yerel tiyatrolardan ayrılan yönü hem konunun işlenişindeki farklılık, hem oyuna katılan yorum ve de profesyonellik. Yaklaşık her oyunlarında olduğu gibi ‘Bildirim’ adlı oyunlarında da sistemin çirkin çarkını bilinçlere kalıcı olarak işliyorlar. Sahnede kullanılan görsellerden metnin yorumuna dek dop dolu bir oyun.
Oyunun reklam afişindeki çirkin bebeğin tam da oyunun anlattığı gibi ‘’sistemin çirkinliğini’’ temsil etmesi çok hoş. Bunun yanında oyunda satır aralarında geçen cümleler zaten uyanık seyirci için asıl mesajı barındırıyor. Örneğin:
-Beni deney faresi gibi kullanmalarına izin vermeyeceğim! ‘’
-Artık bir memurun kendisinin bile anlayamayacağı gizlilikte sözcükler var belgelerde’’
-Bir yere takılıp kalmışız sanki aynı yere takılıp kalmışız!’’
-Bir şeyin hem yararlı olduğunu söyleyip hem de onu eleştirmek karşı tarafın yani haklın elini kolunu bağlamanın bir yoludur!’’
Peki, kim bu ‘’Çağrışım Tiyatrosu?’’, faaliyetleri neler? Bu konuyla ilgili oyunun yönetmeni sevgili Nihat ÇAPAR ile kısa bir röportaj yaptık. 1998’de faaliyete geçen Çağrışım Tiyatrosu Tarsus’ta farklı bir yerel tiyatro olmaktan çıkıp gerek şehirlerarası gerek uluslararası festivallerde yoğun ilgi gören bir tiyatro ekibi. Nihat Çapan bu oyunu oynamak için 2 ay önce karar verdiklerini ve şu festivallerden davet aldıklarını ve bundan duydukları memnuniyeti dile getirdi:
‘’1.Uluslararası Erzurum Tiyatro Festivali(2009-Ezop)’’
‘’Odtü Tiyatro Festivali(2009-Bir Evlenme Teklifi)’’
‘’2.Uluslararası Erzurum Tiyatro Festivali(2010-Barut Fıçısı)’’
‘’Odtü Tiyatro Festivali(2011-Oyun Sonu)’’
‘’3.Uluslararası Erzurum Tiyatro Festivali(2011-Oyun Sonu)
‘’2.Silifke Dans Ve Tiyatro Festivali(2011-Oyun Sonu)
 Bununla beraber ülkenin her yerinde, sözüm ona köylerde, şehirlerde, bağlarda, bahçelerde; en ücra köşeden en lüks semtlere kadar oyun sergilediklerini ve toplumun her kesiminin farklı tepkiler verdiğini söyledi. Tarsus seyircisiyle ilgili olarak ise Tarsus halkının karmaşık bir yapısının ve bakış açısının olduğunu gözlemlediğini; bir grubun anlatılmak istenenden uzak olup, oyuna tepkisiz kaldığını ve bunun biraz üzdüğünü söylerken; başka bir kesimin tam da istenilen düzeyde istenilen tepkiyle oyunu sindirdiğini açıkladı. Ayrıca Tarsus’ta kendilerinden başka çağdaş tiyatro oyunlarının öncülüğünü yapan kimsenin olmamasından yakındı.
Son olarak seyirciden oyunla ilgili beklentiniz nedir diye sorduk. ‘’Aslında her oyunumuzda olduğu gibi bu oyunda da inceden inceye, her şeyin göründüğü kadar güzel olmadığı, bizlere bol bol makine sesleri, gökdelenler  yapay bir dünya sunan sistemin,; insan bilincini felce uğrattığını, kimliksizleştirip çaresiz bıraktığını ve kısır döngüyle avuttuğunu; bundan kurtulmanın yolunun da önce inanmak ve herkesin üstüne düşen değişim görevini yerini getirip evinin önünü süpürmesi gerektiğini, değişimin yolunun bu olduğunu anlatmak istedik. Bir anlamda amacımız seyirciyle çatışmak ve herkesin kendi dünyasına bir soru işareti uyandırabilmek’’ dedi. Bence gayet de başarılı anlattılar. Tekrar tebrik ediyoruz ve başarılarının devamını diliyoruz.
nil kızılırmak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.